Herkese yeniden merhaba! Konumuz Türkiye’nin Hayalet Havaalanları. Hadi geçelim.
Cumhuriyetin ilanıyla birlikte modern hayata geçen Türkiye, pek çok alanda olduğu gibi havacılıkta da birçok atılım gerçekleştirdi. Atatürk’ün talimatıyla kurulan Tayyare Cemiyeti ile başlayan süreç, bugün ülkemizin en önemli milli değerlerinden biri olan Türk Hava Yolları markasıyla gökyüzündeki yolculuğuna devam ediyor.
1940’lı yıllar itibariyle İstanbul dışındaki bazı şehirlere de havaalanları yapılmaya başlandı. Bazıları yenileme çalışmalarıyla günümüzde hala aktif olarak kullanılırken bazıları da fiziksel varlıklarını sürdürmelerine rağmen artık havacılık sektörüne hizmet etmiyor. Bugün bu havaalanları hakkında bazı bilgileri paylaşacağım.
Bursa Yunuseli Havaalanı
Türkiye’nin ilk iniş şeridi olan bu havalimanı özellikle 70’li ve 80’li yıllarda aktif bir şekilde kullanılmaktaydı. Türk Hava Yolları’nın haricinde Bursa merkezli olarak kurulan Sönmez Air de bu havaalanından uçuşlar gerçekleştiriyordu. İstanbul ve Ankara’ya gerçekleştirilen uçuşlar yolcu sayıları bakımından şirketlerin yüzünü güldürse de havaalanının günümüz teknolojisine uygun olmayan altyapısı ve Uludağ’ın eteklerine inşa edilmiş olması gibi sebeplerle maalesef artık faaliyette değil. En son 2015 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin girişimleriyle hem karaya hem de denize iniş – kalkış yapabilen küçük uçaklarla Bursa’dan İstanbul, Çanakkale ve Çeşme’ye seferler düzenlendi. Birkaç yıl devam eden uçuşlar, belediyenin zarar ettiği gerekçesiyle iptal edildi.
Yunusesli Havaalanı bugün özel uçaklara ve uçuş okullarına hizmet veriyor.
Bodrum Imsık Havaalanı
Fiziki olarak varlığını halen sürdüren bir diğer meydan da Bodrum Imsık Havaalanı. 1987 yılında havacılığa ilgi duyan iş insanı Fuat Imsık tarafından kuruldu. Devlet desteği olmadan kurulan bu havalimanı bugünkü Milas Havaalanı açılıncaya kadar Bodrum’a hizmet etti. Yine Fuat Imsık tarafından kurulan Imsık Hava Yolları’na ait uçaklarla İstanbul ve Ankara’dan düzenlenen seferlerle Bodrum’un bir turizm merkezi olmasının da temelleri atılmış oldu.
Imsık Havaalanı faaliyette olduğu yıllarda medyada sıkça yer alan bir havalimanıydı. Meydanın bulunduğu arazinin bir kısmı başka birine aitti ve bu kişi arazisinde havaalanı bulunmasını istemiyordu. Havaalanı işletmesinin Türk Hava Yolları’na devredildiği dönemde açılan davayı arazi sahibinin kazanması, alanın yetersiz teknik özellikleri Milas Havaalanı’na olan ihtiyacı üst seviyeye ulaştırdı. Imsık Havalanı bugün Savunma Bakanlığı’na ait ve askeri amaçlı olarak kullanılmaya devam ediyor.
Gökçeada Havaalanı
Türkiye’nin sınırları içerisinde yer alan bir adada bulunan ilk ve tek meydan olan Gökçeada Havaalanı, 2010 yılında hizmete açıldı. Günümüzde halen faaliyetlerine devam eden Mykonos ve Rodos adalarında bulunan meydanlarla aynı amaçla kurulan havalimanı ne yazık ki hiçbir zaman hedeflenen potansiyele ulaşamadı. Dünyanın en güzel adalarından olan Gökçeada, özellikle yabancı turistler için bir cazibe merkezi olmak noktasında yüksek potansiyel barındırsa da doğru bir tanıtım ve reklam stratejisi uygulanmadığı için havaalanının varlığına rağmen yeterli turist sayısına ulaşamadı.
2015 yılında Anadolujet ve Borajet ortak uçuşlarıyla havaalanı yeniden faaliyete geçti. Ancak yukarıda da bahsettiğimiz gibi turistik lokasyonların duyurulması noktasında büyük önem arz eden uluslararası tanıtım çalışmalarının yapılmaması nedeniyle sadece üç ay süren uçuşlar yeniden iptal edildi. Böylece Gökçeada Havaalanı da Türkiye’nin hayalet havaalanlarından biri oldu.
Konumuz Türkiye’nin Hayalet Havaalanları hakkındaydı. Diğer yazıma buradan ulaşabilirsiniz.
Haftaya yeni bir konuyla görüşmek üzere.